VALENCIAAAAAAA

---

---

Geo: 39.4702, -0.376804

GÜN 64 günlerden Cumartesi
Sabah 07:30 da uyandım.
Kafam hala güzel.
Biraz kaçırmışız anlaşılan.
Duş muş fayda etmedi.
Yine de toparlanıp yola çıktık.
Rahat bir yolculuktan sonra Roco diye bir yere vardık.
Bu kampın şehre bir hayli uzak olduğunu anlayınca, daha yakın bir kamp bulmak üzere tekrar arayışa geçtik.
Roco'dan sonra bir market çalışması daha yaptık.
Hala çılgın gibi masa arıyoruz.
Olması gerekeni bulamadık.
Öğlene doğru "Pineda" kampımıza vardık.

adres:
http://www.collvertcamping.com/en/

Burası şehre 10 km mesafede veee kampın önünde otobüs durağı var.
Öğlen yemeğini kafeteryada yemeğe karar verdik.
Felaket ve üstüne üstlük rezalet bir şeydi.
Yemekten sonra tekrar masa derdine düştüm.
Bilgilendim ve 10 km mesafede şehrin girişinde bir Carrefour tavsiye ettiler.
Atladım Şahbaza vurdum yollara.
7 km sonra Carrefour'a vardım.
Önce plastik bir kutu almayı düşünürken ,büyük bir mucize gerçekleşiyor.
Promosyon bölümünde katlanır ahşap ve harika bir masa bana göz kırpıyor.
Fiyatı sadece 9 euro...
Breh babasını bu kadar kısmet olmaz derken, Murphy abi devreye girdi
Bunun esas fiyatı, 75 Euro imiş ...oradan nasılsa indirime girmiş ve bir levhaya 9 Euro yazmışlar.
İşgüzar kızlar "Olamaz" diye tutturdular.
Ulan bu 9 E tabelasını ben mi yazdım ?
Gittiler,geldiler, sonunda aklı başında biri geldi ve hata olsa dahi,personele bu fiyattan vermeleri gerektiğini söyledi.
İyi de ....bunun çıkış fişini bir türlü düzenleyemiyorlar.
O, ona... o da, ona danıştı...
Allem ettiler, kallem ettiler... sonunda masayı verdiler.
Park parasını ödedim aracıma bindim ....fişimi aletin hoparlöründe ki sesin dediği gibi kutuya attım
bekledim .....bar kalkmadı.
Haydaaa buranın, elektronikle bir sorunu var.
Arkada arabalar birikti.Söyleniyorlar.
Arabadan indim.... bayramlık ağzımı açtım.
İspanyollar ne dediğimi anlamış olacaklar ki ses kesildi.
Merkezden biri geldi.
Fişimi sordu..... dangalağa fişimin makinenin içinde olduğunu anlattım.
Merkez'de bir kadın, giriş saatimi kameradan kaydetmiş ve haklı olduğuma karar verdiklerinden barı ( maniayı ) nasılsa bir formülle kaldırabildiler.
Filimde olmasak derdini anlatmazsın.
Üstelik söylemesi ayıp, ben, İspanyolca konuşurum.
Biraz Tarzan'sanız ayvayı yediniz.
Derdinizi de anlatamazsınız.
Zira Bu İspanyol milletinde İngilizce na nay..
Ayşeciğim yeni masamızı çok beğendi.
Daha sonra giyinip şehre gitmeye karar verdik.
Otobüsümüz 20 dk da uçarak bizi merkeze bıraktı.
40 yıllık Valencia'lı olarak elimle koymuş gibi 2-3 saatte Valencia yı yedik yuttuk.
Güzel şehir fakat biraz dağınık.
Akşam üzeri en meydan yer olan Plaza del Reina ( Kıraliçe Meydanı ) da "Montaditos" yemeğe karar verdik.
Bir tür pinços ya da tapas ama biraz farklı...
Montaditos ekmeği o anda pişiriliyor ve içine türlü mezeler dolduruluyor.
Montaditos ,bindirilmiş,doldurulmuş,monte edilmiş anlamına gelir
Ne güzel isim bulmuşlar ...
Bizim için müthiş bir deneyim oldu.
Bayıldık.
Akşamı ettik ve otobüsümüze döndük.
Kampın kapısında indik.
İçki faslı bizi kesmediği için, bir şeyler daha içip yattık.
Valensiya, bizim gençliğimizde "Ulan Ziyaaaa" diye söylediğimiz şarkının ana vatanıdır.
Valensiya (İspanyolca : Valencia ; Katalanca : València), İspanya'da Comunidad Valenciana özerk bölgesinin başkentidir.
İspanya'nın üçüncü büyük şehri ve Costa del Azahar'da bir endüstri merkezidir.
2006 tahminlerine göre şehir merkezi nüfusu 808,000'dir.
Metropolitan alan nüfusu ise 1,800.000'dır.
Valencia'da Akdeniz iklimi yaşanır, yazlar sıcak ve kurak, kışlar ise serin geçer.
Valencia Romalılar tarafından kurulmuş ve birçok farklı kültüre ev sahipliği yapmıştır.
Bölgeye Romalılar, Vizigotlar, Berberiler ve Aragonlar göç ederek şehri ekonomik ve kültürel olarak zenginleştirmişlerdir.
1094 de Rodrigo Díaz de Vivar (El Cid Campeador) hristiyanlik adina Valencia'yı fethetti.
Fakat şehir daha sonra 1102'de Murabıtların eline gecti.
Hemen arkasindan Berberi egemenliginde olan şehir 1238 yilinda Aragonlu James I tarafindan ele gecirildi ve Valencia Kralliği kuruldu.
15. ve 16. yüzyıl boyunca Valencia Akdeniz kıyılari boyunca en buyuk ve en onemli ticaret merkezi haline geldi.
Bu donem, Valencia'nin hem ticari hem de sanatsal anlamda altin çagini olusturur. Joanot Martorell (Tirant lo Blanc yazari, Avrupa'da ilk modern roman), Ausias March, Roig de Corella, Isabel de Villena, Jordi de Sant Jordi and Jaume Roig gibi sanatkarlar bu döneme damgalarini vurdular.
İspanya Savaşı boyunca Valencia Avusturya arşidukunun yanında yer aldi ve 1707 Nisan'ında gerçekleşen Almansa Savaşi zaferiyle birlikte Philip. V, tum imtiyazlari kaldirdi.
1874'de Alfonso XII kuzey Valencia Kralı olarak ilan edildi.
Demokrasi tekrardan yapılandırıldığında Valencia bölgesi özerklik kazandi.
Valencia zenginleşerek ve çeşitli konularda gelişerek İspanya'nin hem kültürel hem ekonomik açıdan en önemli şehirlerinden biri oldu.
Amblem ve Bayraktan anlaşılacağı üzere bu Valencia'da biraz Gassaraylılık var.
Bize uymaz ama hiç olmazsa yabancılık çekmiyorsunuz.

Biz ettik siz eylemeyin:
Programda bu güzelim Valencia'ya bir gün koymuşuz.
Hata olmuş ....aslında burada 2- 3 gün geçirilebilirmiş.
Aklınızda olsun.

Hergün,günün karelerini toplayarak video haline getirdim ve kolaylık olsun diye You tube'a koydum ...ilgileniyorsanız aşağıdaki linki tıklamanız yeterli:

Şu anda Hava Durumu :
http://weathersticker.wunderground.com/weathersticker/sunandmoon_metric/language/www/global/stations/08285.gif'



Bugün katedilen Km: 207 Kümülatif :12718

---