URUGUAY'A BİR İKİ...


Advertisement
Published: May 28th 2018
Edit Blog Post

Total Distance: 0 miles / 0 kmMouse: 0,0

BUENOS AIRES-COLONIA URUGUAY


GÜN 29 02 MART CUMA:

Bugün, planımıza göre, Uruguay’ın Colonia şehri ziyaret edilecek.

Dün dersimize çalışmıştık …sabah yürüyerek limana vardım .

Sistem çok güzel çalışıyor.

Arjantinden çıkıp ,Uruguay işlemlerine giriyorsunuz ve iki masa yan yana..

"Buquebus" Uruguay'a gemi kaldıran şirketlerden biri.

Elbette başka şirketlerde var ama galiba en etkin olanı, bu şirket.

Gemi tam olarak doldu…zamanında kalktı ve bir saat sonra Colonia’ya yanaştık.

Rio de la Plata nehri, Atlantik okyanusuna çok geniş bir delta ile dökülür.

Bu nedenle, Buenos Aires deltanın güney yanında kalırken, kuzey yanında Colonia, ya da yerel adıyla “Colonia del Sacramento” adlı Uruguay kenti yer almaktadır..

Hiç yapmam ama bilet olanaklarını incelerken ,hayretle yemekli tur fiyatının tursuz gitmekten daha pahalı olduğunu gördüm.

Hadi bakalım deyip tura katıldım..

İyi ki de yapmışım .Limanda bir otobüs ve usta bir rehber eşliğinde, önce Colonia nın tamamı gezildi..

Yanlış anlaşılmasın, Colonia’nın tamamı dediğiniz 15-20 dakika ..

Daha sonra otobüs bizi merkeze,eski şehire getirdi.

Rehber, yürüyerek, tüm eski şehir hakkında yeterli bilgi verdikten sonra ayrıldı.

Bu şekilde, aynı zamanda, tek başımıza gezmek olanağını da sağladı..

Tadında ve yerinde bir sunum oldu.

Çok kısa bir tarih :

1680 de Portekizli Jose de Garro bölgeyi zaptediyor..Kent ,1817 ye kadar Portekiz ve İspanya arasında ping pong topu oluyor..

Biri geliyor, biri gidiyor..1817 de Brezilya sahneye çıkıyor …Uruguaylılar 1828 den bu yana bölgenin hakimi..

Eski şehir diye tanımlanan bölüm, bu ping pong topu git gellerinden nasibini almış..

Mimarinin bir kısmı İspanyol etkisinde ..Evlerin damı düz ise İspanyol dönemindendir..

Evlerin damı kiremit ve kapalı ise Portekiz eseridir..

Aynı şekilde caddelerin taşları ortada kanal yapacak şekilde meyilli ise Portekizdir..

Yok eğer kanallar, balık sırtı bir yolun iki tarafında yer alıyorsa İspanyol dönemi eseridir..

Şehrin tarihi bölgeleri ,1995 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak ilan edilmiştir.

Yerel halk, "İspanyolcular" ve "Portekizciler" diye ikiye ayrılmış.

Örneğin bizim rehber, İspanyolcu..Portekiz’e devamlı giydiriyor..

Tembellermiş..bir çivi çakmamışlar ..vs vs ..

İspanyollar ise cici sayılırmış …

Ben, bu Stockholm sendromuna şaşırıyorum zira al birini, vur ötekine ikisi de işgalci..

Rehber, bizi eski şehrin parkında bıraktı ve ben de yemek derdine düştüm..

Biletimiz yemekli turdu ya..

Yemek ! dedikleri, sabah gemide size sundukları sandwich ve meyve suyu imiş…

Sizin anlayacağınız “Bugün yine açız evlatlarım”

Para bozmak istemediğimden, kart kabul eden “Los Kamikases” adlı bir restorana daldım ..

İsim, itimat telkin etmiyor ama biralarını kutluyorum.

Bir litre devirdim …çok güzeldi ..

Yemeğimi yedim..

Eski şehirde “mutlaka” listesinde yer alan Fener ,tarihi sur ve kapısı,meydan parkı üçgeni gezildi..

Hatta turistik tanıtımda görev alan, memur köpekleri bile tanıdım..

Parkta, otobüsün dönüş saatini beklerken, Paraguay kararımın gereksiz bir girişim ve harcama olduğu kanaatine vardım..

Bana sorsanız, Marmara adamız bile buradan iyi..

önerim odur ki “aman hazır gelmişken bir de Paraguay yapalım” diye heyecanlandığınızda ..heyecanınızı bastırın…

Gemi bileti, gereksiz pahalı ve attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmiyor..

Tabi başkent Montevideo’ya da gemi kalkıyor ama o zaman Uruguay’da yatma sorunları doğuyor..

Montevideo bambaşka olabilir…

Bu Colonia, tam bir turist tuzağı…

Saat 15:00 te otobüs bizi eski şehirden limana taşıdı.

Gemimize binip Buenos Aires’e döndüm.

Gemide, Türk turlar da vardı ..

Başkaları anlamaz diye rahat rahat konuşuyorlar ..

Duyduklarımdan sonra, bulaşmama kararı aldım..

Otelim yürüme mesafesinde… döndüm ve akşam yemeğine dek biraz dinlendim..

Bu akşam baba bir lokantaya gitme niyetim var ..

Güneş inince, yola çıktım ve artık Güney Amerika seyahatimin rutin davranışı haline gelen, yanlış istikamete yürüme ile tekrar madara oluyorum..

Bir yerde yanlış yönde olduğumu anladım geri döndüm.

En sonunda lokantamı buldum ..

Kepenkler kapalı… anlaşılan bugün kapalı..

Kendi kendime, kısmetimle ilgili açıklamalar yapıyorum …

Haliyle B planı devreye girdi…

İkinci seçeneğe doğru yöneldim..”Parilla Pena”

Harika bir yermiş..bayıldım..

Yaşlı garson, beni sevdi ve çok şık bir et getirdi..

Burası yerel halkın çok meraklı olduğu bir yere benziyor… tek turist benim..

Yer çok güzel, yerel renk ve tadlarla bezenmiş… keşke hep böyle kalsa diye geçirdim içimden..

Bilahare dönüp yattım.

Bu arada internet konusunda inliyorum da, şikayet olmasın diye yazmıyorum.

Modem 1. kattaki kahvaltı yerinde .

Odam 10. katta …alt kata inmek sorun.

Zira tam rahatlamışken giyinip kuşanıyorsun..

Asansör 19 yüzyıldan kalma …Yana doğru toplanan makaslardan yapma bir kapısı var.

İki kapı kapanmadan hayatta yerinden kımıldamıyor..

Asansörden her an Greta Garbo çıkabilir…

Ne yapalım ? bu da böyle ..

Günün görseli aşağıda :




Additional photos below
Photos: 9, Displayed: 9


Advertisement



Tot: 0.099s; Tpl: 0.017s; cc: 7; qc: 26; dbt: 0.034s; 1; m:domysql w:travelblog (10.17.0.13); sld: 1; ; mem: 1.1mb