DINAZOR DEGIL DINOZOR !!!

---

Geo: 51.5002, -0.126236

GÜN 7 GÜNLERDEN PERŞEMBE:
Kahvaltıdan sonra, Turhanların dün ziyaret ettiği Natural History Museum'u (Doğal Tarih müzesi) ziyaret etmeğe karar verdik...Genelde bu tür müzeleri pek sevmem ama Turhan ve Nilgün ballandırarak anlatınca Ayşe ile "gidelim" dedik ..
Bayswater'den South Kensingtona' oradan da Müzeye vardık...The Natural History Museum ( Doğal Tarih Müzesi ) 70 milyon sergilenecek eseri ile Botanik ,Mineroloji,Paleontroloj ve Zooloji alanında dünyanın en önemli müzelerinden biridir...Özellikle Darwin'in müzeye hediye ettiği eserler son derece kıymetli addedilmektedir...Bu nedenle Kütüphanesine ancak randevu ile girmeniz mümkün...
Tabi bunun dışında tüm çocukların aklını alan dinozor kolleksiyonu var...Biz de zaten bunun için geldik...Bu koleksiyon çok ünlü ve maalesef ratingi giderek AVM açılışlarına kadar düştü...
Binanın kendisi olağanüstü gösterişli.1881 tarihli ve Atam'la yaşıt...Girişte para almadıklarına göre, eserlerin başka ülkelerden araklandıklarını anlıyorsunuz...
Müze çocuk kaynıyor ve de başımızı yediler ....hocalar, dırdırından kurtulsun diye çocukların ellerinde birer sayfa vermişler ,otu boku çiziyorlar...
Dinozorlar bölümünden başka bölümler bizi pek açmadığı için, turumuzu tadında tamamladık ..Dinozorların trajik sonları hakkında bilgi sahibi olduk...Dinozorlar 157,6 milyon yıl kadar, kara hayatına egemen olmuş hayvanlardır. Dinozor, Yunancada korkunç kertenkele anlamına gelen iki sözcüğün birleştirilmesinden oluşturulmuştur. Bunun nedeni, geçmişte bilim adamlarının dinozorları bir cins kertenkele sanmalarıdır. Türkçede yaygın fakat yanlış olarak dinazor diye yazıldığı da olur.Maç sonrası TV de sizin gördüğünüz maçı, size saatlerce anlatan 4 ya da 5 kişi vardır..Onlara Dinazor denir... Dinozorlar yeryüzünde ilk kez 230-225 milyon yıl önce göründüler. 65 milyon yıl önce ise, çok sayıda dinozor türünün nesli tükenmişti.Dinozorların nasıl yok olduğuna ilişkin bilim adamlarının sahip oldukları bu görüş dinozorların sonunun 65 milyon yıl önce yaklaşık 10 km çapında bir göktaşının Dünya'ya çarpmasıyla gerçekleştiğini açıklar. Bu göktaşı saatte 54.000 km hızla Meksika'nın Yukatan Yarımadası açıklarında Dünyaya çarpmış ve çarpma anında 200.000 km³ madde buharlaşmış, erimiş ya da yüzlerce kilometre öteye savrulmuştur. Bu çarpma sonucu canlı türlerinin %!'(MISSING)inden fazlası yok olmuş ve 170 km çapındaki, Dünya'nın en büyük kraterlerinden biri olan Chicxulub krateri meydana gelmiştir.
Çarpmanın 100 milyon megaton TNT'ye eşdeğer bir enerji açığa çıkardığı tahmin edilmektedir. Çarpma sonucu oluşan toz tabakası atmosferi kaplamış, Dünya aylar boyu karanlıkta kalmış, sıcaklık ,suyun donma derecesine kadar düşmüş ve asit yağmurları yaşanmıştır. Aylarca süren bu karanlık ve soğuk dönemde bitkilerin fotosentez yapamaması, besin zincirini yıkmış ve bu felaketler zinciri de dinozorların sonunu hazırlamıştır.Dünya, hiç güneş görmeyince buz devri oluşmuştur. Dinozorlar da bu sırada ölmüştür.Tabi bunları düşünürken, senin maksimum 80-90 yıllık yaşamının160 milyon yıl karşısında kıymeti harbiyesi nedir ? Neyi alıp vere miyorsun? nedir bu hırsın? afran tafran ? Doğa karşısında ne kadar zavallısın be insanoğlu...Evrimin sadece 3.5 milyon yıl önce başlamış...Çağdaş ön tipte homo sapiens altürünün ilk ırkı olan Cro-magnon İnsanı ise zamanımızdan 50 bin yıl önce ortaya çıkmıştır.
50.000 yılda bir kar zarar tablosu çıkardığımızda, milyonlarca aç ve fakir insan...binlerce savaş ve savaş aleti...Binlerce yaşam türünün yok edilmesi...dünyanın kirlenmesi ...yaşam zincirinin bozulması gibi basit gerçeklerle karşı karşıyayız..Natural Museum'um yapmışız ama neye rağmen yaptığımızı az sorguluyoruz galiba...Dinozorların nasıl gittiği belli....senin sonun ,senin bitmez tükenmez hırsın sonucunda gelecek galiba... Hadi fazla uçmayayım...
Ayşeciğe almak istediğim bazı seyahat giysilerini tedarik etmek üzere,Canada Waters ve yakınındaki Decathlon'a döndük...Alışveriş öncesi bir şeyler yedik.Alışverişten sonra Otele döndük 18:00 'e kadar vakit geçirdik ...Müzikale gitmek üzere yola çıktık...Leicester'dan Shaftsbury'e yürüyerek vardık ve tiyatroya zar zor yetiştik...2 saatin sonunda ağzımız kulaklarımızda ve keyfimiz yerinde idi...Konu dandik ve içerik 80 lerin müziği...
Ayşeciğim ile yine Londra'da Elvis Presley'in yaşamı ile 50 leri. "We will rock you" ile (Freddie Mercury yaşamı) 60 ları.."Mamma Mia" ( Abba ) ile 70'leri izledik...Bu akşam da 80 leri izlemek varmış kısmettte...çocuklarımız yaşta seyirciler döneminin şarkıları ile coşuyorlar,bağırarak katılıyorlar ,salya sümük ağlıyorlar...görülecek manzara idi..Önemli olan eserin derinliği değil ,izleyicilerin şarkılara katılmasıydı..Güzel anılarla ayrıldık ...
Eserin ,Brodway galasını fikir versin diye ekliyorum..

Oradan Queensway'a döndük .Bu saatten sonra yemek yenmez dedik ..Ayşe Mc Donalds ben Subway ile yetindim...Otelde azıcık TV ve güzel bir uyku ...
Günü toparlayan güzel bir video yapmağa çalıştım ..aşağıda duruyor...

---