SON DURAK TRIESTE

---

---

Geo: 45.6495, 13.7689

GÜN31 Günlerden Cumartesi
Her güzel şeyin sonu geldiği gibi bu güzel seyahatin de sonu geldi.
Sabah erken uyandım.
Kahvaltımı gölgede yaptım.
Daha sonra nihai toparlanma aşamasına geldik.
Son yerleştirmeler yapıldı.
Dünya kadar şarap alındıydı bunlar yok edildi.
Artık Ayşecik ile profesyonelizmin doruğundayız.
Arabayı parıldattım.... hesabı ödedim
10:30 da yoldayız.
Lorenzo ile randevumuz 14:00
Bu nedenle işi ağırdan alarak yavaş yavaş Trieste'ye doğru akıyoruz.
Ortalama her istasyonda durarak vakit geçirmeye çalışıyoruz.
Türkiye de pahalı yakıta doğru gittiğimizden, burada depoyu fulledik.
Saat 13:00 te Trieste de idik
Trieste, Slovenya sınırına doğru, İtalya'nın kuzey doğusunda bulunan bir şehir ve limandır.
Trieste Adriyatik Denizi'ndeki Trieste Körfezi'nin başında yer alır.
Trieste, 1867-1918 yılları arasında Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun sınırları içinde Orta Avrupa'daki gösterişli bir Akdeniz limanı ve refah içindeki müzik ve edebiyat başkentiydi.
Daha sonra ,Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun çökmesi ve I. Dünya Savaşı'nın ardından, Trieste'nin İtalya'ya verilmesi, onun ekonomik ve kültürel öneminin azalmasına yol açtı.
Bugün, Trieste bir sınır kentidir.
Halkı komşu bölgelerin etnik bir karışımıdır.
Hakim olan yerel Venetian lehçesi İtalyanca'da Triestino olarak adlandırılır.
Şehir merkezinde bu lehçe ve İtalyanca konuşulur.
İtalyan ve Sloven dilleri yerli diller olarak kabul edilir.
Aynı zamanda çok sayıda Almanca konuşan vardır.
Saat 13:50 de gümrük kapısındaydım.
Tam bir saat Sayın Lorenzo'nun avdetini bekledik.
Bu kapıda terslik olduğunu belirtince, o önümüzde, biz arkasında alt kapıya gittik.
Burası bizim 2 yıl önce direkt geldiğimiz kapı.
Eskiden bu Molo VII' iskelesine biz tepelerden geçerek geliyorduk.
Şimdi, şehrin içinden geçerek geldik.
Nasılsa Nermin (GPS) doğru çalıştı.
Manasız bir gümrük geçişi uygulamasından sonra içeri girdik.
Daha gemimiz bile ortalarda yokken,aniden Türkiye'ye geldik.
Şöför kardeşlerimize karıştık.
Ayşe'ciğim ,aslanlar gibi tek kadın olarak aralarında parladı.
Millet biraz daha kibarlaştı ve ayılama şakalara son verildi.
Kadın eli değdi dedikleri hikaye budur ...
Bir hayli zaman geçtikten sonra, Ulusoy 5 geldi nihayet.
Gemi boşalmaya başladı.
Bu arada Lorenzo gelerek ,bizi kamaraya aldı.
Bu arada Lorenzo'nun Ulusoy Trieste acentası olduğunu hatırlatmakta yarar var ..
Ulusoy 5 ,bundan önce bindiğimiz Ulusoy 7 den farklı, bayağı kamarası var.
Bize Master Cabin'i verdiler.... bayağı salon salamanje kocaman bir süit.
Her türlü konforu var .
Dolabı TV si banyosu vs vs.
Yemeğimizi yedik ve yüklemeyi bekledik.
Gerçek anlamda MAFİ'cilere hayran oldum.
(Mafi gelen treylerleri gemiye yerleştiren çekicidir.)
Müthiş herifler ve bu iş kolay değil..saatlerce seyrettim hünerlerini...
Çok ciddi sürücü ve akıllı bir yerleştirici olman gerek .
Treylerlerin yerleştirme mesafesi vallaha bir karış değil.
O herifler, bunu oralara bu hızla nasıl yerleştiriyorlar ...inanılır gibi değil...
Çok uzun süre hayranlıkla izledim.
Yetenekli namussuzlar ...
Gece yarısını geçe yükleme bitti.
Polis geldi.
Ayşeciğim 92 basamağı indi ve yavrum tekrar aslanlar gibi çıktı.
Saat 03:00 gibi gemi kalktı ve biz yattık.

Her gün,günün karelerini toplayarak video haline getirdim ve kolaylık olsun diye You tube'a koydum ...ilgileniyorsanız aşağıdaki linki tıklamanız yeterli:

Bugün yapılan km 160

---