MADE IN GERMANY MUHABBET...


Advertisement
Greece's flag
Europe » Greece » Thessaly
September 13th 2013
Published: January 31st 2016
Edit Blog Post

Geo: 39.3167, 23.1

GÜN 15 GÜNLERDEN CUMA:
Erken uyandım..
Bizim balkonun altında bir balkon daha var ...
Dün akşam üstü, bir Polonyalı çift oraya kurulduydu..
Ben üst kattan baktığım için ister istemez , aşağıda ki tüm filme tanık oluyorum..
Çok acemi bir çift ve belli ki yeni aldıkları Quechua çadırın kurdelesi ,burada kesiliyor
ilk kez açacaklar...
Adam ,uzun bir süre bu hilkat garibesini inceledi..
Bu arada karizması çizilmesin diye, eşi ile ,agucuk gugucuk durumları sürdürülüyor..
Elde bir bira ,arada bir yudumlanıyor…
Bu arada haddim olmayarak ,bir bilgi vereyim:
"Quechua" şirketi, kampçılıkta bir devrim yaratarak "2 saniye" adı verilen ve şirketin adını taşıyan bir çadır geliştirmiştir..
Bu çadır, Kamp eblehlerine ,rahat bir nefes aldırmak için tasarlanmıştır ..
Tüm yapacağınız iş, kılıfını çıkardıktan sonra, bir baklava tepsisi büyüklüğünde olan
ürünü, havaya atmanız…
Hepsi bu kadar ..
Bu da iki saniye sürüyor...
Bunun için çadırın adını iki saniye koymuşlar...
Ürün, havada, otomatik açılarak ,kullanıma hazır bir kamp çadırı olarak yere
konuyor..
Dilerseniz 4 ucunu yere çakarsınız ama gençler, üşendiği için, bunu dahi
yapmıyor..
Toplanması, açıldığı kadar kolay değil ama o da bir meleke ..
Sınama yanılma ile 3-4 kez sonra öğreniyorsunuz..
İşte bu güzel çift, açılması 2 saniye süren bu çadırı
nedense ,bir türlü açamadı..
açtıklarında güneş battıydı..
Sonra, içine yerleşme sorunları doğdu..
Bir komedi filminin tüm gagleri yaşandı...
Parktaki Otomobilin burnu,yanlış yönde olduğu için ,girdikleri cebin dışına çıkıp tekrar geri geri gelmek zorunda kaldılar..vs vs..
Yemeğe gitmek zorunda kaldığımız için, bu filmin en güzel yerinde maalesef komedi alanını terkettim..
Bunları niye anlatıyorum ?
Dün geceki fırtınada, kendi can derdime düştüğüm için başkalarına yoğunlaşamadım..
Sabah uyandığımda, alt balkondaki komşunun yerinde yeller esiyor..
Bazı mallar terkedilmiş..ağır kayıplar yaşanmış..
İlk başta bana komik gözükmesine rağmen, sonra çok üzüldüm zira ilk kez kamp yapanlar için olabilecek en büyük felaketi yaşamışlar ..
Kamp yerinin kademeli olduğunu söylemiştim...
Bu demektir ki üst balkonda biriken sel, kendini alt kata salmaktadır..
Gerekli önlemleri almadıysanız ,yüzme havuzunda uyanırsınız..
Mayoyla yatmadıysanız durumunuz vahimdir...
Eşinizle yaşayacaklarınızı buraya yazmıyorum...
Allahın bizleri nasıl koruduğuna, bir tarihte İtalya Rimini'de tanık olmuştuk..
Bu travmadan sonra ,bir daha kamp yapmaz bunlar…yapamaz...
Bu sabah ,inadına, hava sütlaç gibi..
Dün geceki havadan eser yok..
Ayşe uyandı ...gölgeler altında püfür püfür bir sabah geçiriyoruz..
Öğlene doğru sahile indik
lokantamızda peynirli omletlerimizi yedik..
Denizlere girdik ..
Kampın müşterisi ,yaşını başını almış Alman enkazı, ağırlıklı..
Nedense ,bu Alman kardeşlerimin, denize girince bir daire yapıp, genel kurul
çalışması yapma adetleri var ..
Yaklaşık bir saat, belki de fazla, suyun içinde durup ,bir ağızdan konuşuyorlar..bağırıp çağırıyorlar..
Histerik kahkahalar etrafı kaplıyor..
Bu biraz mecburi, zira konuşmaya her es verildiğinde, kahkaha atmak zorunluluğu var..
Komedi dizilerinde ki geri fonda , kahkaha sesleri gibi yani
Yaşlılık başa bela be..
Allah'tan, etrafta tek tük te olsa küçük çocuklar var.
Bu şekilde, yaş ortalaması, 80 ‘ e falan düşüyor..
Akşama kadar ,oralarda oyalandık sonra, duşlarımızı almak üzere yukarı çıktık.
Duş odaları müthiş..her ihtiyacı bir yerde karşılayacak odalar yapmışlar..
helal olsun …
Kampın adı faul ama hizmetler olağanüstü..
Bu arada Kampın adının "Sikia" olduğunu ve bununla yetinmeyip arazi içinde yer alan otel ve tavernanın adının da "Sikia" olduğunu hatırlatayım dedim..
Bu Yunanlılar nedense, bununla bozmuşlar ...
Güneş inmeğe başladığında, ben içkilerimizi soğutmak için koyduğum frigoya seyirttim..
O da ne ???
İçkiler sırra kadem basmış !!!
Aman ha ???
Etrafımız Alman... bu adamlar yapmaz öyle şey diyorum..
Durumu Ayşe'ye anlattım ..gülmeğe başladı..meğersem dün akşam fırtına telaşı içinde toplayıp ön tarafa koymuşum..hatırlayamadım..
Neyse soğuk su katkısı ile idare ettik..
Yine assolist olarak, lokantaya en son gittik..
Tüm restoran dolu ama bizden başka ouzo içen yok..
Garsonumuz adeta pire oldu…bize hizmet için uçuşuyor…
Güzel yedik
,içtik ve yerimize döndük..
Biraz daha oturalım dedik..
Duşlara konulan yazılarda, bu gecenin ,Kato Gatzea için dinsel bir gece olacağı ve muhtemel gürültü için Gatzea halkı adına, özür diledikleri yazılıydı..
Kato Gatzea, koyun karşı ucunda, ama gece çökünce sanırsın ki yanı başımızda
çalıyorlar.
Biz ,iki-üç dinsel şarkı söyler giderler sandık…
Konser dalga dalga büyüdü..
Kaç orkestranın çıktığını, kaç kişinin şarkı söylediğini hatırlamıyorum..
müzik yelpazesini dinsel olarak sınırlamamışlar..
Artık azdıkça azdılar …
Rembetiko,yunan arabeski,balkan etnik esintileri ,Roman havaları birbirini izliyor.
En aşağı, üç adet Hüsnü Şenlendiricidis var ...
Ben bir noktadan sonra baygın düştüm ve kendimi kaybettim...
sabah 05:30 da bitti..

Günün fotografik anları şöyle :



GÜNÜN ÖZETİ:

GÜN KM: 0 KUMULATIF KM: 1792

ORT HIZ:

MAX HIZ:

TOPLAM SAAT:

SÜRÜŞ SAAT :

YAKIT E/Lt :

Advertisement



Tot: 0.057s; Tpl: 0.01s; cc: 8; qc: 23; dbt: 0.0201s; 1; m:domysql w:travelblog (10.17.0.13); sld: 1; ; mem: 1.1mb