HELSİNKİ


Advertisement
Finland's flag
Europe » Finland » Uusimaa » Helsinki
July 29th 2008
Published: June 21st 2017
Edit Blog Post

Geo: 60.1608, 24.9525

GÜN 32 Günlerden salı

Mehmet Ali Birant programı gibi 32 .güne ulaştık.
Güneşle uyandın mı hiç ? diyordu şarkının biri.
Ben de aynen öyleyim.
Bana göre geç sayılacak bir saatte kalkım.
Kahvemi içtim.
Çamaşırlarımı yıkadım.
Kurutmak için bu güzel güneşten yararlanmak gerek.
Ayşe uyandı bugün burada kalmağa karar verdik.Bir taraftan çözmemiz gereken bir bilet meselemiz var.
Bir aydan fazla neredeyse aynı nefesi solursanız.
Bir noktada, bir yerde, bir takım çatışmaların oraya çıkması adeta kaçınılmazdır.
Allahtan bizim küslüklerimiz uzun sürmez.
Ben onsuz o da bensiz pek yapamayız.
Öğlene doğru Ayşe'yi ikna ettim ve şehre inmeğe karar verdik.
Anlaşılan tüm kuzey halkı, yol tarifi konusunda özürlü.
Bu nedenle sağ kulak üzerinden sol kulağa ve tekrar sağ kulağa dönerek burnumuzun dibinde olan Gemi acentesini buldum.
Memleketime kurban olayım ....yol tarifi konusunda bunlara beş kafa çakarız doğrusu.
Acentada birinci sürpriz, Turku'dan Stockholm'e yarın akşam gemide yer yok.
İkinci haber güzel.
Yarın akşam Helsinki den Stockholm'e gemi var ve sadece 30 Euro daha pahalı.20 Euro kamp ve Turku ya kadar harcayacağımız yakıt düşünülünce, teklife balıklama atladım.
173 Euro bayıldık.
Oradan çıktık bir
yerlerde güzel bir öğlen yemeği yedik.
Helsinki tam anlamıyla g... içi kadar bir yer.. .İki günde nerdeyse halkını belledik.
Her şey 2 km lik bir çap içinde oluşuyor.
Burada güzel bir şey var..... kahvelerde otururken önüne bir küllük getiriyorlar.
Harika bir şey.... önce paslanmaz çelikten ,ikincisi tepesinde bir deliği olan bir koni.
Külü, delikten içeri silkeliyorsun ve hiç bir şey uçmuyor.
Bitince ,sigaranı, delikten içeri attığında ortalık tertemiz.
Hemen Ayşe'ye bir tane edinmek için marketlere daldım.
Ara ki bulasın.
Yok Allah yok.
Sadece, kendime, parmakları kesik bir sürücü eldiveni aldım.
İtalya'da çok para istemişlerdi.
Burada fiyatlar Avrupanın %!-(MISSING)40 üstü ama çin malı eldiven nasılsa arada kalmış.
Küllüğü bulamayınca, ilk cafeden araklamak vacip oldu.
Aradık bulamadık günah bizden gitti.
Esplanade'a döndük.
Oranın en kıral cafesine oturduk.
Tam karşımızda açık hava sahnesi var.
Sanıyorum ki amatör guruplar müzik yapıyorlar.
Şarkılar Fince ve tahammül fersah...
Hiç ağzımızın tadı değil.Fazla barınamadık.
Dünden gözümüze kestirdiğimiz "Santa Fe" adlı bir lokantaya gittik .
İçeride canlı müzik var.
Allahtan fince değil.
Fajitas ve canlı müzik çok iyi gidiyor.
Orada, mal gibi ortada oturan ve kıçını sahneye
dönmüş bir gurup genç var.
Ben, Ayşe 'ye bunların Türk olduklarını iddia ettim.
İhtimal vermedi.
Gittim konuştum ..Tabi ki Türkler... üstelik burada yaşıyorlarmış.
22:00 ye doğru dönmeğe karar verdik.
Trene bindik
Bir süre sonra ,Arıza ağbi yanında dev kurt köpeği ile bindi.
Önce, en arka sırada bir zencinin yanına oturdu.
Bir şeyler söyledi ve bir süre sonra zenci hüngür hüngür ağlamağa başladı.
Arıza bey zencinin yanından kalktı ...bu kez bizim çaprazımızda oturan birine musallat oldu.
Çakmağını istedi bir cigara yaktı ve çakmağı cebine attı.
Helsinki de, bir toplu taşıma aracında alenen sigara içmek için yürek ister yani..
Biraz oyalandı ve tam karşımızdaki boş yere çöktü.
Bunlar olurken, o asil Fin halkından en küçük bir tepki yok.
Herifle göz göze gelmek istemiyorlar ve bir kısmı duran istasyonda inip başka vagonlara biniyor.
Ben teyakkuz durumuna geçtim.
İngilizce bilmediğimizi ve Türk olduğumuzu söyledim... hafif toparlandı.
Ben herifi geçtim, köpeğe karşı ne yapabileceğimi düşünmeğe başladım.
Herif , hafifçe tırstı ama hemen kalkıp gitmedi.
Bana ve Ayşe' ye konuşmadan bakıyor.
Benim geldiğim mahallede, gözün bir milim seyirdi mi, bu işi kaybettin demektir.
Hafif öne eğilerek, herifin
gözlerine gözlerimi diktim.
Bir süre direndi ama çok direnemedi ve hırsla köpeğini çekiştirerek uzaklaştı.
Ulan sözde buraları medeni memleketler.
Koca Avrupa da bir tek buralarda arızalara rastladık.
Bu hadiseden sonra, baba Victorinox'u yanımda taşımağa karar verdim.
Çekemem bu hayvanları.
Bu hadise bizde olsa, üç defa ayıklamışlardı herifi.
Uçak kaçırmaya kalkıp ta ,yolculardan bir ton dayak yiyen uçak korsanını hatırlıyorum şimdi...
Akşam, kampta ,sivrisinek filoları ciddi ataklar düzenlediler.
Ben de internet odasına gittim.
Biraz internet ve 24:00 te yattım.

Hergün,günün karelerini toplayarak video haline getirdim ve kolaylık olsun diye You tube'a koydum ...ilgileniyorsanız aşağıdaki linki tıklamanız yeterli:




Additional photos below
Photos: 6, Displayed: 6


Advertisement



Tot: 0.067s; Tpl: 0.013s; cc: 7; qc: 23; dbt: 0.022s; 1; m:domysql w:travelblog (10.17.0.13); sld: 1; ; mem: 1.1mb