SEXTIUS'UN AIX'I


Advertisement
Published: December 30th 2014
Edit Blog Post

Total Distance: 0 miles / 0 kmMouse: 0,0

LA COURONNE-AIX EN PROVENCE


Geo: 43.5249, 5.45414

GUN 18 günlerden SALI

Sabah çok güzel ve çok güneşli bir güne uyandık.
Önümüzde Akdeniz pırıl pırıl..
Güzel bir kahvaltıdan sonra, özürlüler tuvaletinde keyiflere daldım.
Özürlülere yapılan tuvaletler daha büyük oluyor ve içinde her türlü konfor mevcut.
Aynı alanda ,her işini hallediyorsun ve haliyle çok rahat.
Hatırlatayım kampta ikamet eden kişi adedi çok az ..
Aksi halde size bu konforu bağışlamazlar..
Ben de bulaşmam...
Az nüfus nimetlerinden yararlanıyoruz ...
Biraz çamaşır ,biraz bulaşık..sonra sahilde, kulakta Pink Floyd ile yürümek…
çok keyifli oluyor..
Biz Pink Floyd ile huşu içinde yürürken
Birden bire ,bir ton moruk çıktı köşeden.
Ben de morukum ama, benim yaşımda ,moruklara tahammül düzeyi azalıyor.
Yüksek sesle konuşarak yürüyorlar..
Neyse çabuk uzaklaştılar ben yine Pink Floyd 'a döndüm..
Kampa dönünce öğreniyorum ki dün gece gözümüzün direğine giren projektörler bir "dizi film" mekanını aydınlatıyormuş.
Fransa'nın önemli bir tatil dizisini, buralarda çekiyorlarmış..
Ne kadar kaçarsan kaç ,diziciler bizi burada da buluverdi.
Öğlene doğru toparlandık.
Bugün programda Aix-en-Provence var .
Aix-en-Provence ,Kısaca Aix ,Fransa'nın güneyinde Bouches-du-Rhône (Rhone ağzı) departmanına bağlı ve Marsilya'ya yakın, tarihi ve kültürel bir şehirdir.
Küçük ve temiz bir kent olan Aix ( kısaca öyle yazıyorum artık ) tam bir su ve sanat kenti.
"Sanat “ kısmı hariç “Su" kısmı bizim eski Bursa'ya benziyor .
Marsilya'nın 30 km kuzeyinde, Marsilya ile ruh ve şekil olarak hiç benzeşmeyen bir yer…
Renkli pazar yerleri ....her taraftan fışkıran suları..sokak cafeleri ve Provence yemekleri ile ünlü bir yer burası..
Marsilyanın zenginleri ,şirket yöneticileri ve haliyle mafia üyeleri burada oturmayı Marsilya ya yeğlemektedir.
140 000 nüfusu ile Aix, sakin, asude hatta biraz donuk bir kent.
Romalılardan önce burası Celtik-Ligur kavimlerinin ticaret merkezi imiş…
122 yılında, Romalılar, burasını Italya-Ispanya yolu üzerinde bir kaplıca kenti yapmışlar.
Paul Cezanne tarafından defalarca resmedilen, Saint Victoire platosu yamacında ,Aix ,kısa sürede kaplıca ve termal havuzları ile ünlenmistir.
Tarihi MÖ 122 de buraya gelen Romalı Konsül Sextius Calvinus a dayanıyor ..
Bu nedenle kente Aquae Sextiae ( sextius un suları ) adını vermişler .
Bugün dahi şehirde Sextius kaplıcaları var.
Aklınıza kötü bir şey gelmesin .
Sextius ifadesi Calvinus ‘un 6 cı Calvinus olduğunu vurgulamaktadır .
Sex ile uzak yakın bir ilişkisi yok.
Sodyumsuz ,kaplıca sularının iyi geldiğini anlayan tüm Romalı sefa ağabeyleri, tatillerini burada geçirirlermiş (bizdeki Harbiye misali) …
Daha sonra Amerikan öğrencileri,buradaki ünlü
üniversitelere akın eder olmuşlar.. Haliyle bu isim, 2000 yılda gide gele Aix haline gelivermiş.
12 yy da kent Provence kontları tarafından yönetilmiş
300 yıl sonra da, Fransa ya bağlanmış.
Üniversitesi 1409 da kurulmuş..
Osmanlı daha taptaze iken.
Yazılı Fransız yasalarının çıkış noktasıdır Aix kenti…
12 YY dan Fransız ihtilaline kadar Aix, Provence bölgesinin başkenti imiş.
Kral Rene döneminde, bağımsız bir kent iken ,parlak bir dönem yaşamış.
Sefaların kıralı Kıral Rene ,Muscat Şarabını getirmiş buralara…
Aix konusu bitmez...
Kalktık eski şehrin içine daldık ..
Çok güzel bir kafeye oturduk…
Kahvelerimizin keyfine vardık.
Fransa da bir kahveye çöktünüz mü ve bir tüketimde bulundunuz mu artık öldür Allah, kimse sizi yerinizden atamaz....
Ama biz Müslüman ve telaşlı bir ülkeden geliyoruz.
Kahve yi içtikten sonra, sanki boş oturarak orayı işgal ediyormuşuz gibi bir izlenime kapılıp, biter bitmez derhal mekanı terk ediyoruz.
Çoğu garson da bize şaşırıyor..”Ateş almağa mı geldiniz” diye..
Türkiye'de seni o kadar oturtmazlar …
Sen de yayılıp kalamazsın..demiyoruz …diyemiyoruz..
Baktık ki küçük bir tren, şehir turu yapıyor .
Binelim dedik .
Son anda bindiğimiz için şoför kadın “parayı tur bitince verirsiniz” dedi.
İyi ki bu turu yapmışız..
Şehrin vurucu yanı her tarafın ,gölgeli ve çeşme dolu olması ..
Şehir halkı adeta “su manyağı” olmuş..
Yaklaşık 40 adet çeşmesi insanı imrendiriyor.
İstanbul'uma da nasip olmasını diliyorum..
Çoğu, Tayyib'e göre "Ucube" olsa da çeşmeler kente, kesinlikle bir zenginlik katıyor.


Çeşmelerin hepsi çok ünlü ve hepsinin birer hikayesi var ama ben başınızı ağrıtmayayım.
Şahbazı (Minibüs) altına park ettiğimiz “La Rotonde” göz alıcı bir çeşme ..
Arkasından 1667 tarihli ,4 yunus denilen ( les quatre Dolphins ) barok çeşme Mazarin semtinde yer alıyor…
Belediye çesmesi (Place hotel de ville ) 18 yy tarihli…
Le Moussue (köpüklü ) çeşme, Mirabeau meydanında yer alıyor, suyu termal olduğu için sıcak akıyor..
Mirabeau bulvarının solunda Mazarin semti yer alıyor ..
Vakti zamanın da ensesi kalın olanların oturduğu bir sokak burası.
Tüm evler bakımlı ve “ben buradayım” diye bağırıyor.
Özellikle fer forje balkonlar ,görülmeye değer..
Bu alemin kralı sayılan, Empressionizm in öncüsü, Paul Cezanne ‘ın kurduğu resim atölyesi hala açık ve halka açık…
1 no'lu otobüsle rahatça ziyaret edebilirsiniz.
Otobüs deyince hatırladım.
Merkezden ring seferi yapılan yerlerden birinin adı alenen “Cuque”.
Otobüsün tepesinde yanıp sönüyor gittiği yer ve her geçişinde beni gülümsetiyor…
Turumuzu attıktan sonra, parayı kadına ödemek üzere seyirdim.
Kadın tamamen unutmuş …hatırlattığıma çok memnun oldu ve dürüstlüğümü ödüllendirmek maksadıyla bir kişilik para aldı.
Tekrar Mirabeau bulvarına döndük,
şehirden ayrılmadan önce 1720 tarihli "Les deux Garçons" adlı çok ünlü bir kafede bir şeyler içmeden olmaz dı…
Les Deux Garçon'a oturup biralarımızı ısmarladık.
Hem caddeyi seyrediyor.... hem de bu tarihi kafenin keyfine varıyorsunuz.
İkinci dünya savaşında ,özellikle devrin ünlü entelektüellerinin buluşma yeri olan kafenin duvarları adeta müze gibi..
Çok heyecanlandım.
Cezanne ile aynı kafede oturmak ..
Orient Express'ten alınan lambalarla aydınlatılmış iç salonları, ziyaret etmek..
Burası kim bilir nelere tanık olmuş ?
Yer yer kararmış eski aynalara bakmak,bana çok iyi geldi..
Aşık atışması olarak adlandırılan, “Troubadour”ların sanatlarını geliştirdikleri yer burası ..
Şarkıdan çok, söz söylenen şarkılar yani…
Velhasıl Aix ,ilk kez Provence'ta olduğumu hissettirdi bana .
Görmeseydim üzülürdüm diyebileceğim bir kent.
Parka doğru giderken Monoprix ‘den alış veriş te yaptık.
Artık kampımız La Couronne'a dönmeye hazırız..
Günün küçük bir özeti olan videoyu meraklısı için aşağıya ilave ettim...
programa ilaveten bu Cezanne keratasını sevdiğimden,onun için ayrı bir video hazırladım...sevenler bakabilir ..
you tube adresleri:


Cezanne'ın ki şöyle :


Aix En Provence 'ta şu anda hava durumu :

http://www.accuweather.com/en/fr/aix-en-provence/136417/weather-forecast/136417












Advertisement



Tot: 0.105s; Tpl: 0.013s; cc: 11; qc: 30; dbt: 0.0383s; 1; m:domysql w:travelblog (10.17.0.13); sld: 1; ; mem: 1.1mb