JAZZY ANTIBES

---

Geo: 43.5807, 7.12087

GÜN 42, GÜNLERDEN CUMA
Bugün bizim Off günümüz...
Cote D 'Azur plajlarında pineklemeye karar verdik....
Kendime bir FLIP almıştım ya ,vicdan ikide bir de bana hatırlatıyor ..
Bizim damat pek bir sever otu boku çekmeyi...
Bu FLIP tam ona göre..
Üşenmeyeyim dedim ve çok yakında bulunan Antibes 'teki Darty mağazasına vardım...
Ufak bir detay atlamışım...
Bu aletlerl bildiğiniz üzere, para ile satıyorlar ve bendeniz para almayı unutmuşum...
Tekrar gerisin geriye...parama kavuştum ve tekrar Antibes'e vardım .
Parayı görünce, isteğimi ikiletmediler ve nihayet damadın makineyı temin ettik..
Hazır gelmişken Antibes ne menem bir yer anlatalım..
Gençliğimde, buralarda iken, Antibes ve Juan Les Pins çok havalı yerlerdi ..
Şimdi çok sıradanlaştı..
Orta çağ döneminden, pek az eser kaldı fakat lüks yatların demirlediği liman maşallah biraz daha gelişmiş..
17 yy da Vauban'ların gerçekleştirdiği kale, hala tepede, bütün görkemini muhafaza etmektedir.
16 yy da tekrar inşa edilen Grimaldi şatosu da önemli ziyaret yerlerinden biri sayılmaktadır.
Şatonun önemi, 1946 yılında Picasso'nun stüdyosuna ev sahipliği yapması....
Picasso Müzesi olarak adlandırılan bu yerde, hazretin ,Vallauris'ye gitmeden önce yaptığı tüm eserleri görmek mümkündür.
Burada en kral arkadaşı Matisse ile buluşurmuş.
Savaş bitmiş, fakat Cote D'azur'un henüz Cote D 'azur olmadığı dönemler ..
Daha şehir etrafında keçilerin dolaştığı dönem..
Kübistlerin arayış dönemleri…
Dolayısıyla etrafta, Andre Villiers,Brassai,Man Ray,Bill Brandt gibi ressam ve fotoğrafçıların fink attığı bir dönemden bahsediyoruz..
Müzede Germaine Richier,Miro ve Cesar heykelleri de yer almaktadır.
Bu kadar küçük bir yerde bundan başka 3 adet Müze daha var..
Oğlum otopark ve AVM yapsanıza müze yapacağınıza ...
Biz mi söyleyeceğiz bunları ?
Her ne kadar kitaplarda, buranın MÖ 4 YY da Messalyalı Yunanlılar tarafından kurulduğu ifade ediliyorsa da kulak asmayınız zira Messalya'lı dediğimiz bayağı bizim Antalyalı hatta Side'li .....Suriye kökenli denizciler…
Massilyana ( iman edenler demektir ).....Messalyalılar Ligurlarla ticaret yapmak amacıyla Antibes'i kurmuşlar..
Bazı yunanlılar şehrin adının Antipolis'ten ( karşı kent ) üretildiğine inanmaktadır. Karşı kent dedikleri de körfezin öte yanı Nice…
Roma döneminde korsanların yol geçen hanı imiş..
Orta çağda Fransa ile Savoy arasında hudut şehri imiş…
Daha sonra IV Henry ,burayı o dönemin züğürt ağası olan şimdi ki Monaco kıralının ahfadından satın almış ve Kare kaleyi inşa etmiş…
Bizim memlekette Kleopatra ne ise ..yani yaklaşık her koy Kleopatra ile nasıl ilişkilendirilmiş ise ( Kleopatranın saçlarını taradığı koy…Kleopatranın denize girdiği koy…Kleopatranın Antoine ile aganigi koyu…vs vs )
Bu sahilde de "Napoleon burada yattı" ifadesi çok önemli…
Antibes bu ifadeyi çok ciddiye almış bir yer..
Napoleon Josephine le buluşup evlendiği 1794 yılında,evini Antibes' e taşımış.
O dönemde hazret, orduda Sahilden sorumlu Generaldir.
Devletin olanakları sınırlı olduğundan, annesi Laetitia'nın çamaşır yıkadığı ve kız kardeşlerinin valinin bahçesinden meyve arakladıkları söylenmektedir..
Biliyorum fazla magazin oldu ama Antibes yönetimi, “Şerefsizim Napoleon burada idi” broşürüne gerçeklik kazandırsın diye bu notlara da yer vermiş...
ben sadece sizlere aktarıyorum
20 yy da Amerikalı milyonerlerin saldırısına tanık oluyoruz..
Antibes sahillerinde ne kadar ev ve villa varsa satın almışlar.
Aralarında Scott Fitzgerald'ın "Geceler tatlıdır ( Tender is the night )" eserinde ünlendirdiği Murphy yer alıyor..
Murphy kısaca bir Jazz manyağı....
Koleksiyonunda, Louis Armstrong'un ilk kayıtları yer alıyor..
Misafirleri arasında Hemingway,John dos Passos,Rudolph Valentino,Mistinguet ve aşığı Maurice Chevalier ‘yi sayabiliriz…
Murphy'nin yaşam şekli ,F.Scott Fitzgerald'a kitabı için ilham kaynağı oluyor ve kent için Jazz dönemi başlıyor…
Antibes'in ünlüsü bitmez..
Zorba'nın yazarı Nikos Kazancakis,
Graham Green ve jazz döneminin uzantısı olarak Ray Charles,
Ella Fitzgerald,Dizzy Gillespie' ve Fats Domino, Juan le Pins de ki Casino ‘ da sahne almıştır..
Bugün, bu gelenek, Jay Gould'un sponsorluğunda sürdürülmektedir..
Dünyanın önemli jazzcıları hala burada buluşmaktadır .. .
Marcus Miller, Wynton Marsalis, Salif Keita, Diana Krall, James Carter ve Joshua Redman örnek sayılabilir…
Kısaca, Antibes'in Jazz dünyasında önemi büyük...
Biot'a dönerken kulaklarımızda jazz vardı elbette…
Bazılarımıza ,bu jazz denilen nane ters düşebilir ama inanın bıkmadan ve işkenceye rağmen dinlemeye devam ederseniz bir süre sonra bu acıya katlanıyorsunuz ..
Benden söylemesi...

---